Şubat ayında daha çok paylaşım yapmak istemiştim ama istediğim gibi olmadı maalesef. :( Istediğim kadar kitap da okuyamadım ancak Mart ayından çok umutluyum hatta okuyacağım kitapların planını bile yaptım. Yarın daha doğrusu sabaha şöyle güzel bi yazı yazmayı planlıyorum. Tabii erken kalkabilirsem çünkü yarın öğleden sonra kısmetse piknik varrr :)) inşallah hava güzel olur.
Herneyse bu gece Kalküta Kromozomu 'nu okuyorum. Başlayalı iki haftayı geçti sanırım. Aslında fena bir kitap değil neden elimde bu kadar süründü bilmiyorum. Herhalde yeni aldıklarım yüzünden, onları okuyacağım diye bunu ihmal ettim. Gerçi bu aralar elimde sürünen çok kitap var. Soğuk Kahve, Kırmızı ve Siyah, 13- Değişim Başlıyor, Yalanlar. İşin ilginci hepsini de beğenerek okuyorum. Ama yine de sonunu merak etmiyorum hiçbirinin. Zaten Yalanlar seri olduğu için bitirsem bile son diye birşey olmayacak. O yüzden tadını çıkarıyorum. Kırmızı ve Siyah'ı uzun zamandır elime almıyorum. Sebebi sevmemem değil kitabın tipinin çok kötü olması. Kapağı, sayfa yapısı,yazılarının boyutu... Gerçekten okumaktan soğutuyor. Bundan sonra klasikleri kesinlikle hakkını veren yayınevlerinin baskılarından alacağım. Böyle caanımm romanları telef ediyorum. :((
Bu arada Kağıttan Kentleri bitirdim birkaç gün önce. Ama 10 üzerinden 3 verdim. Çokk dandikti yaa :( kapaktaki yazıları okuyunca beklentim yükseldi belkide bilemiyorum. Gerçi yirmi yedi yaşına ramak kalmış biri olarak lise çocuklarının esprilerine gülmemiş olmam gayet normal. Maceramsı, gizemimsi birşeyler vardı romanda sanırsam. ;)
Ben bu gece çok mu konuştum ne? ;) kitabıma döneyim en iyisi. Hadi bakalım bana iyi okumalar... Herkese iyi geceler...